Perşembe, Ağustos 03, 2006

Amazonlardan Zihni Sinir'lere

Bu hızlı hayat temposunda, 24 saati kendine yettiremeyenlerden birisi olduğumdan, internet dışında bir yerden alışveriş yapamaz oldum. Her ne kadar mağazada yaşadığım deneyimi sevsem de; sırada bekle, kasada bekle, iki soru soracağım diye ilgili çalışanı bul... Evet evet şaşırmamak lazım, İstanbul’daki itiş kakışın aynısı New York’ta da var. Son zamanlarda mağazalara alışverişe değil sadece yeni konseptlere bakmaya gider oldum. En son 5th Avenue’da açılan Apple Shop’a ev gezmesine gider gibi iş arkadaşlarımla gittim ki bu ayrı bir yazı konusu...

Uzun süredir tüm alışverişler online. Amazon.com düzenli alışveriş yaptığım sitelerden bir tanesi. Her ay, ilgilendiğim konularda yeni yayınlanan kitaplara göz atarım. Amazon’un geçmiş alışverişime dayanarak, bana yaptığı önerileri incelerim. Büyük çoğunluğunu da sepetime atarak hızlıca kasaya doğru ilerlerim. İyi bir Amazon müşterisi olduğumdan, eksik etmedikleri promosyon kodumla indirimimi de alıp, mailimde Amazon’dan gelen posta takip koduma bakmaya başlarım. Alışkanlık haline gelen bu süreçten çıkıp Amazon’dakı değişiklikleri fark etmem için laptop değiştirmem gerekiyormuş. Kişisel ayarlarım henüz girilmediği için Amazon sayfam yerine yepyeni servislerin tanıtıldığı Amazon ana sayfasını gördüm. Bill Maher, Haziran ayında Amazon’da yarım saatlik programlar yapmaya başlamış.

Her Perşembe Akşamı Saat 8’de Amazon.com’da Canlı Yayında
"Amazon Fishbowl With Bill Maher" programında Bill Maher ilk olarak haftalık stand up şovunu yapıyor. Ardından da 4 misafiri ile teke tek konuşuyor. Programın sonunda da canlı müzik performansı yer alıyor. Şu ana kadar katılan bazı müzisyenler; Rob Thomas, The Dixie Chicks, Dashboard Confessional idi.

Bill Maher’in HBO’da yayınlanan "Real Time With Bill Maher" politik komedi programına göre daha yumuşak bir tarzı var. Jay Leno veya David Letterman’a rakip olacağını sanmıyorum ama internetteki en popüler konu olan online video streaming’e Amazon gibi bir dev ile, hızlı bir giriş yaptığı gerçek. 3-4 dakikalık konuşmalarda misafirler en son projelerinin tanıtımını yapıyorlar. İlk konuklarla yapılan tartışmalar, tüketicinin dahil olmadığı fakat çok merak edilen yaratıcı süreç üzerine odaklanmış durumda. Konuklar yazar, direktör, artist ve müzisyenler arasından Amazon tarafından seçiliyor. Ürün portföyü dikiş makinasından şaraplara kadar değişen Amazon’un kazancının dörtte üçünü hala kitap, müzik ve film oluşturuyor. Programın konukları da WSJ rakamlarına göre Amazon’un 1.86 milyar dolarlık satışını oluşturan kitap, CD, ve DVD yaratıcıları arasından seçiliyor.

Amazon stratejik iletişiminden sorumlu VP Kathy Savitt, programın amacını Amazon müşterilerini yeni kitap, film ve müziklerle tanıştırmak ve yaratıcılara da yeni dinleyici bulmak olarak tanımlıyor. Programın yayınlandığı ekranın hemen altında tartışılan yaratıcı eseri satın almak için linki görüyorsunuz. Kurulan pazarlama sistemi ile amaca ulaşılmış. Normalde hiç ilgimi çekeceğini düşünmediğim Break No Bones kitabını, antropolog Kathy Reichs röportajını izledikten sonra alışveriş listeme aldım.

Fish Bowl’un tahmin edeceğiniz gibi bir podcast’i ya da RSS’i yok. Programı izlemek için Amazon.com’a gitmeniz gerekiyor. Perşembe akşamları canlı yayınlanan programı, siteden daha sonra da izleyebiliyorsunuz. Amazon, tüketicisinin siteye girme sıklığını arttırmakla birlikte tüketicisi ile pozitif bir ilişki kurmuş. Geleceğin info-tainment (information+entertainment) konsepti olarak gösterilen program için kocaman bir alkış. Yolu yakınlarda Hollywood’a düşecek olanlar.. Amazon.com’daki gösterinin biletleri ücretsiz.


Staples'ın yaptıkları
Genelde tüketici ile pozitif ilişki kurmaktan, tüketiciyi markanıza bağlamaktan, ürünlerin/hizmetlerin içine dahil etmekten bahsediyoruz. Tüketiciyi kendine entegre eden kampanyalardan konuşuyoruz. Fakat genelde gerçekten hakkını vererek tasarlanan bu tarz kampanyalara pek rastlamıyoruz. Geçenlerde Wall Street Journal’da, mucitleri davet eden küçük bir haber gördüm. Zihni Sinir projeleri okuyarak büyüyen bir Türk genci olarak yarışma doğal olarak çok ilgimi çekti. Staples bu sene üçüncüsünü düzenlediği InventionQuest yarışmasında tüketicilerini ihtiyaç duydukları ürünleri tasarlamaya çağırıyor. Yarışmada birinci gelen tasarım Staples markası adı altında pazarlanacak. Yarışmanın birincisine 25 bin dolar para ödülü ve ürünün satışından %8’e varan komisyon verilecek. Tabi ki tasarımınızın tüm Staples raflarında yer alacak olması da ölçülemeyecek kadar büyük bir tatmin.

Kazanan fikirler genelde çok basit, hayatı kolaylaştıran fikirler. Yarışmanın ilk yılında, bildiğimiz dolap kilidinin rakam yerine harflerle kodlanması büyük ödülü kazanmıştı. California’lı bir bilgisayar programcısı, sürekli unuttuğu rakamlı şifre kombinasyonu yerine “şifre ne olsaydı da unutmazdım, kolayca hatırlardım” diye düşünmüş. Mucit, kelimeleri daha rahat hatırladığını ve kolay kolay unutmadığını fark ederek, yeni kilit tasarımını harflerden oluşturmuş. WordLock kilidinde şifre, rakamlar yerine harflerden oluşuyor. Bilgisayar yazılımcısının basit fikri sayesinde, WordLock şu anda Staples’da en çok satılan kilit. Yarışmaya geçen sene 10 bin kişi katılmış. 10 bin yaratıcı fikir!.. Para almadan çalışan bir araştırma geliştirme departmanı... Staples, geçtiğimiz yıllarda birinci olamamış fakat ilginç bulunan, pazarlanabilecek tasarımları da desteklemiş. Bir ilkokul öğretmeni, işinde sürekli ihtiyaç duyduğu tahtaya daha kolay kağıt yapıştırmasına imkan veren bir el aleti geliştirmiş. Bir başkası, dosyaların içine konan CD’lerin sabit durması için plastik bir düğme geliştirmiş. Daha neler neler..

Staples markası, “exclusive ürünler” ile ofis malzemeleri pazarında kendini farklılaştırmaya çalışıyor. Strateji çalışıyor olsa gerek ki, 4 yıl önce toplam satışın 11%’i olan Staples marka ürünler şu anda Staples’ın tüm satışının %18’ine eşit. Diğer bir deyişle, 16.08 milyar dolar satış. 4 senede 7 puan artış. Artışın tamamı, yarışma birincisi Zihni Sinir’lerden geldi diyemeyiz belki ama bundan daha keyifli bir tüketiciyi; markanıza, sağladığınız ürüne veya hizmete dahil etme kampanyası düşünemiyorum.
Ürünlerin pazarlaması da yarışmaya yakışır bir şekilde yapılıyor. Geçen senenin birincisi “The Desk Apprentice™ Rotating Desk Organizer”, NBC’de yayınlanan The Apprentice programındaydı. Ürünün lansmanı, programın yayınlandığı gün yapıldı. Organizer, Apprentice yarışma programı sonrası tüm Staples’larda Amerikalı tükecisini hazır bekliyordu.
eXTReMe Tracker